Mehmet Altan

Buradan çook uzak diyarlarda bir çift yaşıyormuş bu ailenin en önemli varlığı
evleriymiş bu evlerinden gelen kira ile geçimlerini sürdürüyorlarmış fakat
yıllar boyunca evi kullanan kiracılar bu evi çok hor kullanmışlar öyle ki artık
ev kötü durumdaymış sadece bir çatı ve duvarlar kalmış neredeyse ne pencere
varmış ne de kapı...Bir sabah kapıları çalmış açtıklarında karşılarında iyi giyimli halinden zengin
olduğu belli bir adam varmış ağzından dökülen cümleler bizim kederli aileyi
sevinçten havalara uçuracak cinstenmiş “Buralar benim ailemin doğduğu büyüdüğü
yerler diye söze başlamış...Size bir teklifim var bu evi bana verin ben burayı
saray haline getireyim satmak zorunda değilsiniz ev yine sizin eviniz olsun ben
sadece bu halde olmasını istemiyorum diyerek devam etmiş...bizim aile sevinçten
ne yapacağını şaşırmış olsa da yine bir soru sormadan edememişler...peki
beyefendi herşey çok güzelde ya bir gün gitmeye karar verirseniz ne
olacak...zengin adam kendinden çok emin olarak onu merak etmeyin en kötü
şartlarda bile olsa size evinizi aldığım gibi teslim ederim demiş.Rüya gibi günler başlamış bizim aile için uzun zamandır görmedikleri kadar
rahat yaşıyorlarmış eve yapılan masrafın haddi hesabı yokmuş yine uzak
diyarlardan bir takım tanınmadık adamlar evi kiralayan zengin adamın verdiği
paralarla gelip bu ev için bol bol para harcıyorlarmış her şey değişmiş yeni
mobilyalar yeni beyaz eşyalar büyük bir bahçe yaptırılmış özel günlerde büyük
yemekler düzenlenmiş havai fişek gösterileri ...vs aklınıza gelebilecek her
türlü lüks zaman zaman abartılmış bir şekilde yaşanıyormuş herkes halinden
memnunmuş zengin adam da 2-3 ayda bir gelip eve şöyle bir bakıp gidermiş....Aradan geçen zamanda iyi kötü günler yaşanmış fakat bir süredir işler kötü
gidiyor gibiymiş artık eskisi kadar şaşalı günler yaşanmıyormuş uzaklardaki
zengin adamın bazı yanlış işlere karıştığı haberleri geliyormuş...bu haberlerin
ardından da cepleri zengin adamın verdiği paralarla dolu diğer adamlarda pek
eve uğramamaya başlamış...bizim aile evin masrafları karşılamak için evdeki
eşyaları satmaya karar vermişler fakat satmaya kalkınca farketmişlerki bu
eşyalar aslında onlara ait değilmiş sadece bir süreliğine kiralanmış uzun
zamandır kirası ödenmeyince de geri almışlar...bu şekilde evde bulunan tüm
eşyaları kaybeden aile bir de üzerine kendi ceplerinden harcamaya başlamışlar
diğer borçları kapatmak için fakat ne mümkün bu geçen yıllar boyunca harcamalar
o kadar hesapsız yapılmış ki neredeyse 2 ev fiyatı kadar borç olduğunu
farketmişler....Zengin adamdan sadece kendi yaptığı bu borçlarını ödemesini ve evi söz verdiği
gibi en azından eski haliyle geri vermesini istemişler fakat zengin adam
parasının olmadığını söylüyormuş.Acaba gerçekten yok mu diye düşünmüşler ama
küçük bir araştırma yaptıklarında bu zengin adamın halen yüzbinlerce satan
günlük gazeteleri olduğunu,bol reklam gelirine sahip TV kanalları olduğunu
dünyanın en lüks köşelerinde evleri bulunduğunu, denizlerde gezen lüks yatlara
ve son model arabalara ve helikopterlere sahip olduğunu görmüşler... Buna
rağmen artık zengin değilim demesine bir anlam verememişler... bize verdiğiniz
sözler ne olacak dedikleri zaman aldıkları cevap biz yapacağımızı yaptık hiç
paramız kalmadı artık bir şey yapamayız olmuş... Bu yüzsüzlük karşısında
söyleyecek bir söz bulamamışlar...Tekrar evlerinin yolunu tutan ailemiz eskisinden çok daha kötü evlerinde
yaşamlarını sürdürmeye çalışırken gece yattıklarında içinde bulundukları
sıkıntı ile uyumaya çalışırken bir yandan da onları bu hale getiren insanların
geceleri nasıl uyuduklarını düşünüyorlarmış....... Bu hikaye burada bitmedi aslında bu hikayede yıllar içinde pek çok değişiklik
olacak ama şundan emin olun bahsi geçen ev temelinde binlerce insanın sevgisini
barındırıyor o yüzden bunu yıkmaya kimsenin gücü yetmeyecek bahsi geçen zengin
adam ise....... yazmaya gerek yok günlük gazeteleri takip edin bu tip kişilerin
zaten her gün bir rezaletine şahit olabilirsiniz.