Oğuz Reşat Sipahi
Gazişehir maçındaki gol ve puan ile Göztepe’miz gol sayısını %100 artırıp, altı haftada iki gol ve altı puanla geçen sezon sonuna benzer şekilde düşme hattının bir sıra üstünde altı puanla bitirdi altıncı haftayı... Düşme hattı şimdilik maç başı bir puanın altında gidiyor...
***
Son 2-3 maçtır Göztepe’miz ile ilgili hakettiği sürede yorumda bulunmaya başlayan Beinsports’un, Mossoro’nun aşil tendonuna yapılan hareketi değerlendrmeye ya da özete bile almamasını anlamakta zorlanıyorum. Bu arada Gazişehir maçını yorumlayanlar Göztepe’den bahsederken, Göztepe ile Üçlü Oligarşi maçları yorumları benzer tarz ve oran içindeydiler... Maç öncesi kısımda özellikle Güntekin Onay’ın futbol-şut vve çalışmak ile ilgili yorumlarının Göztepe futbolcu kadrosu tarafından dinlenmesinin faydalı okacağı kanısındayım. Camia ve takım olarak zincirdeki yerimizi daha da yukarılara çekmek için çaba harcamaya devam etmemiz gerek...
***
Maça gelirsek Tamer Hoca kazanan takımda bir tek (cezalı) Poko-Castro değişikliği yaptı.
***
Tamer Tuna Hoca Yasin Öztekin’i yedek olarak değerlendirmeye devam etmekle birlikte Yozgat maçında oldukça istekliydi Yasin. Yozgat maçı ile ilgili geleceğe dair ümit veren birisi de Yalçın Kayan idi. Bir maçta o kadar derinlemesine pası en son ne zaman gördüğünü hatırlayamadı pek çok Göztepeli...
***
Hakem Ali Şansalan ve video yardımcı hakem Göztepe’nin belalısı Mustafa Öğretmenoğlu maç boyunca pek çok Göztepeliye göre, hatta Gazişehirlilere göre de berbat bir yönetim sergilediler... Rakibin olmayan kornerini verirken, o kornerden attıkları temiz gözüken golü vermediler... Gassama’nın kaval kemiği ve bileğine tabana ek olarak Mossoro’ya aşil tendonuna yapılan hareketlere; ilkine sarı kart verip ikincisine -tarih yazarak- faul bile vermez iken, iki pozisyonu da videodan izlemiş gözükmediler ya da orta hakemi de uyarmadılar bile... Poko-Castro yapsa bu hareketleri, yaptıklarında hemen, olmadı video hakem vasıtası ile kırmızı kartla soyunma odasına gönderiliyorlar... Bunların üstüne bir de net pozisyon olabilecek bir atağı olmayan ofsayt ile yan hakem kesti... İki pozisyonda da takımdan itiraz olsa da, oyuncu ya da teknik heyetten VAR itirazı gelmedi. Bu gibi akut ve hızlı gelişen durumlar için saha dışında bir ekip maçı canlı izleyip (uydudan geen yayını yavaş çekim ile izleyebilmeyi de kastediyorum) heyete hızlı bilgi aktarsa faydalı olabilir. Beinconnecte görüntüler 30 sn-1 dk geç geliyor.
***
Günay’ı farklı bir takımda görmek pek çok Göztepe gibi beni de mutlu etmese de takımın tamamı ile tokalaşması mutluluk vericiydi. Ne yazık ki ruhumuza bazen ağır gelse de, bu tip değiştirmeler fitbol denen oyunun gerçeği...
***
İlk 11 bu maçta da karşı sahada pek çok top kaptı ve hemen hepsini verimsiz paslarla heba etti. Karşı sahada ikinci, üçüncü bölgede bu kadar top kapan bir takımın bunların birini bile gole çevirememesi çok ilginç. Castro son iki maçtaki performansı ile ne kadar iyi bir profesyonel oldugunu br kez daha kanıtlasa da ve bu ligde 200 maç gibi bir başarıya imza atsa da... Ön liberoların veya topu kapanların ikinci bölgeden üçüncü bölgeye top taşırken aktarırken daha isabetli olabilmeleri takımın hücum potansiyelini/girilen pozisyon sayısını birkaç kat artıracaktır.
***
Bütün bunlar olurken yenen gol de kırmızı kart da -bizim yararlanamadığımız- (Tamer Hocanın maç öncesi de uyarıda bulunduğu) kaptırılan toplardan (kırmızı kart ve korner pozisyonları) kaynaklandı...
***
Gassama-Serdar ikilisi sağ kanatta iyi başladılar ama klasik Taner Hoca hamlesi 30. dkada kanatların değişmesinden sonra Gassama zorlanmaya başladı izlenimi verdi. Gassama’yı eleştirirken iki seneden fazladır doğru düzgün tatil yapamadığını da akılda tutmak gerektiğini bir kez daha hatırlatmak istiyorum.
***
Beto maça oldukça iyi başladı. Kalesinde her zamanki gibi guiven verirken 50. dakikadaki anlaşılması zor, kariyerine yakışmayan hareketle takımı on kişi bıraktı. İki adım geride olsa hiç bir sorun yaşamayacaktı. Beton da bunu yaparsa işi çok zor olur Göztepe’mizin bu “süper” kod adlı ligde... Ne yazık ki; kendi adına beyan ettiği hedefi Avrupa kupaları bir yana ligde kalmakda da zorlanabiliriz. Betonun kredisi doğal olarak çok çok yüksek ama umarım bu yalnızca dikkatsizliktir ve bir seylere tepki degildir...
***
Göktuğ Bakırbaş, Halil Akbunar gibi -pek çok Göztepeliye göre- bu tribünlerin çocuğudur... Hatasız kul olmadığı gibi kaleci de yok. Kalecilerin yaptığı hataları toparlayacak birisinin de çoğunlukla olmaması nedeniyle bu hatalar dünkü gibi olumsuz sonuca katkıda bulunabiliyor. Göktuğ’umuzun yediği golden sonra kendini daha hızlı toparlaması gerek. Göktuğ dün golden maçın sonuna kadar kendini toparlanmakda çok zorlanıyor gözüktü... Kayserispor maçında moralli bir Göktuğ’un çok daha etkili olacağına eminim...
***
Berkan Emir’e bir paragraf açmak gerekirse çoğu Göztepelinin burun kıvırdığı sol bek, geçen sezonun son haftalarından beri görev aldığı tüm maçlarda elinden geleni yapıyor. Elinden gelen dünyanın en iyi beklerinin performansı değil ama mevkiinde dünyanın en iyi perfomanslarını barındıran bir gelenekten de gelmiyor Göztepe’miz.. Takım altı haftada iki gol attı. Berkan ikisine de katkı koydu. Berkan’ın dünkü golüne “Yanlışlıkla attı...” yorumları yapılsa da bana şutu çekerken Jerome’a değil kaleye Günay’a baktı izlenimi verdi. Takımın kazandığı duran top ve kornerlerden Nerome’un kafasına ulaşan tek ortayı da Berkan yaptı. Buna karşı rakipten Oğuz o kabadı bir kaç kez tek başına dağıtmayı başardı. Her ne olursa olsun takımı, psikolojik olarak biz Göztepelileri sıkıntıya sokan düşme hattının üstünde tutması ve verdiği moral açısından çok değerli bir goldü. Berkan’ı içten kutluyorum.
***
Titi-Alparslan maçın sonunda ara ara bocalasalar da, bu hafta da ortalamanın üstü bir performans ortaya koydular.... Mossoro ise 10 numarada 6-8 numaradan daha faydalı gözüktü.
***
Dünkü puan Göztepe’mizin Beto üst düzey performansı olmadan da deplasman puanı alabilmesi açısından çok önemliydi. Bu puanda pek çok sporsevere göre yetersiz gözüken hakemlerin yanında, hem Göztepe forvet hattının hem de Gazişehir forvet hattının girdikleri pozisyonları gol yazamamasının katkısının büyük olduğunu vurgulamak gerek.
***
Sonuç olarak ömrümüzden bir “stresli” hafta daha geçer iken, Göztepe’miz Gaziantep’den bir puanla dönerek ilk altı haftayı altı puanla-bana göre kabul edilebilir en düşük performansı gösterebilmeyi başararak- kapattı. İlk hedef ligde kalmak ise o hedefe 32 puan kaldı gibi... Umarım ve dilerim ki 94 yıllık Göztepe tarihinin en önemli mihenk taşlarından Gürsel Aksel Göztepe Stadı’na geçilir iken ligde kalmayı değil daha yukarıları düşünebilecek bir psikoloji içinde olabilecek puanlar toplanabilir ilk devrenin kalan 11 maçında...