2003-2004 Sezonu

Çelişkiler
Süleyman Alasya
Maçtan sonra her iki teknik adamın da, "Biz daha iyiydik" sözünden yola çıkarak, önce iyi tarafları düşünelim birlikte. Futbolda birinin iyi olması hali, rakibin hatalı ya da kötü olması demektir, ama ikisi birden, "iyiyim" diyorsa düşünmek gerek. Göztepe, üç forvetle oynayan Altay'ı orta sahada bir fazla adamla sıkıştırmaya çalıştı. Maçın genelinde de çok iyi sıkıştırdığı anlar oldu. Göktuğ, Serkan Rençber ve Adem bu sayısal üstünlüğün özel renkleriydi. Serkan Rençber, Kerem'le sol kulvarı arkalı önlü kullanırken, Haydar'ın başını döndürdü. Göktuğ da ne zaman bindirse, rakip savunmayı peşine taktı. Göztepe orta sahası, Altay'dan daha üretken göründü. Bu üretkenlik Altay'ın yetersizliği olarak yansıdı sahaya. İlhan'ın gününde olmayışı, Haydar ve Cumali'nin kanatlardaki yetersizliği, Altay'ın yanlışı Göztepe'nin ise iyi tarafı olarak çarptı gözlere. Fatih'in maç boyunca yaptığı tek olumlu hareketi, ceza alanı içindeki atağıydı. Atilla, Göztepe adına yanlış yapıp düşürdü Fatih'i, Fatih de Altay adına penaltı kazandırdı. Yani futbolda iyilik, bir diğerinin kötülüğü demek. Göztepe, orta sahadaki sayısal üstünlüğünü lehine çeviremedi. Ya çevirseydi ? O zaman Altaylı futbolcuların hepsi de, "Sanık sandalyesinde" bir mahcubiyetin başrol oyuncuları olmayacak mıydı ? Ama Göztepe forvetinin de en az Altay forveti kadar kötü olduğunu hep birlikte gördük. Sonunda maçın skorunu, duran toplar ya da eski ağabeylerimizin deyimiyle, ölü toplar belirledi. Biri penaltıdan diğeri serbest vuruştan yaratılan iki gol, bireysel savunma hatalarının eseridir. Göztepe'nin eksiği, orta sahadaki üstünlüğünü iyi kullanamadı doğru. Ama Altay'ın orta sahadaki eksikleri hiç de az değil. Yerel derbinin stresini de hesaba katarsak, belki hiç birimiz futboldan memnun olmayabiliriz. Skor her iki tarafı da sevindirmeyebilir. Haydi gelin kavgasız gürültüsüz, kardeşlik pankartlarıyla ve çiçek atarak oynanan bu maça biraz saygı gösterelim. Teknik adamların futbolcularını koruması doğal. Bence de hiç fena değildi aslında. Bu kadarına da şükretmek gerek.
Sonuç Normal
Tayyar Özdemir
İki kulübün başkanı maçtan önce, seyircilerine seslenmişti..."Aman centilmenlik" demişti... Bugüne kadar yöneticileri suçlayanlar, maçı izledikten sonra ne diyecekler? Altay gol atıyor, küfürler geliyor, Göztepe gol atıyor, yine küfürler havada uçuşuyor. İzmir bugüne nasıl geldi beyler! Birbirimizin gözünü oyduğumuz için değil mi?Göztepe ligden düşerse, Altay'ın boyu mu büyüyecek ? Ya da aksi olursa kim ne kazanacak ? Birlikte izledik, gördük. Maçın sonucu 1-1. Kim kaybetti? Bence ikisi de. Oysa biri yenseydi, ilerisi için belki diyecektik, olmadı. Galiba bir süre daha olmayacak. İlk yarıda Altay, ikinci yarıda Göztepe iyiydi. Göztepe'nin psikolojik durumu eksikti. Belki de ondan ikinci yarıyı bekledi. Hele hele ikinci yarının başında oldukça etkindi ama, gol ayakları yoktu. Aslında her iki takımın da en büyük eksikliği burasıydı. Sarı kırmızılı takımda orta alan ile hem forvet, hem defans birlikte oynuyor. Güzel de, eksikleri vuruşta yani, sonuçta rakip kaleye kim girecek belli değil. Altay'ın avantajı Süper Lig'den kalan bir iki oyuncusunun takım içinde liderlik yapması. Diğerleri, vur birini diğerine. Haydar bile futbolu unutmuş. Göztepe'nin oyun disiplini epeyce değişmiş. Herkes birbirine yardımcı, ileriki haftalarda aldıkları bu moralle epeyce yol alırlar. Zira Altay fobisini bu maçta geri plana attılar. Yani, güven kazandılar. Bu da çok önemli bir durum. Herşey bir yana, beni üzen yılların süper takımlarının 2.Lig'de hayat aramaları. Aslında biz bunu tartışmalıyız. Bu üzüntü yetmiyormuş gibi bir de birbirlerine giren seyircileri izliyoruz. Kısacası, ben maçı izledim ama, belleğimde hep eski güzel Göztepe ve Altay yaşadım. Maçın sonucunu da katlandım...
İkramlar düellosu
Gürkan Ertaç
Göztepe bu futboluyla, bu olağanüstü mücadelesiyle Altay'ı yenemedi ya, bir 23 yıl daha yenemez. Gerçekten sarı-kırmızılılar olağanüstü oynadılar, 60 dakika Altay'ı bunalttılar ama, sonra beraberliği bile zor kurtardılar. Antrenör Murat Yoldaş oyunu iyi okuyamadı (Tabii değişiklikleri, tribünden yeni hoca Ekrem Al yaptıysa daha vahim), Mustafa Ceviz'in yerine Tahsin'i çok daha erken almalıydı. Üstelik takımın sol kanadında Kerem zorlanırken oraya takviye yapacağı yerde tuttu maçın en iyi oyuncusu Göktuğ'u oyundan aldı. Göktuğ'u bir yere yazın...Türk Futbolu bir yıldız oyuncu kazanıyor. Göztepe, bu futbolu sürdürürse kesinlikle küme düşmez. Ortega Adem, kaptan Serkan ve Koray çok iyiydi. Faruk etkili olamadı, çıkarıldığı için bozuldu ama değişiklik yerindeydi. Altay'ı tanıyamadım. Elbette Ümit İnal gibi bir gol silahının, M.Alaçayır gibi bir tecrübenin olmaması dezavantajdı. Ama İbrahim'in dışında risk alan. gol kovalayan yoktu. Büyük ümit Fatih bir gitti, pir gitti, penaltı yaptırdı ama, diğer pozisyonlarda kayboldu. İlyas hocanın İlhan'ı çıkararak Ahmet Acar'ı sokması da büyük gaftı. Çünkü Altay üç forvetle oynuyordu, 4.hücumcu girince, orta saha daha da çöktü. Altay'ın bu maçın sıçrama maçı olduğunu bilmesi gerekirdi ama bu havayı solumadığı ortadaydı. Seyirci mi ? Geçiniz; al birini, vur birine. İzmirliler sadece birbirlerinin gözünü oyar.
Hakem
Hasan Elidemir
Onu bunu bilmem. Hakem marka olunca, maçta gerçekten kaliteli oluyor. Bir gol penaltıdan, bir gol frikikten ama kimsenin şikayeti yok... "Neden bu maç kalliteliydi" diye soracak olsanız, ben "Serdar Tatlı" yüzünden derim. Altaylı futbolcular iyi niyetliydi. Ama maalesef maçın hakemi kalitesinde asla değildi. Altay'da biraz İbrahim ve biraz Fatih gözü okşadı ancak geri kalanlar 2. Lig statüsünde kaldılar... Göztepe'de ise Kaptan Serkan, Faruk ve Göktuğ gerçekten iyi kumaş... Ama gariptir üçü birden oyundan alındı. Haa "Bu oyundan alınışlar yanlış mıydı" derrseniz durur düşünürüm. Çünkü üçününde fizik kalitesi tartışılır. Göztepe'nin bu dar kadrosunda oyunun kaderini değiştirebilecek, bu saydığım üç oyuncu 90 dakikayı tamamlayamıyorsa, zaten durup uzun uzun düşünmek lazım... Zaman zaman "Pivot santrafor çok önemli" diyoruz. Haklıyız galiba. Alın işte Altay'ın dünkü halini tekrar görüldü ki Altay, 30 küsün yaşındaki santrafor Ümit'e çok muhtaç. O olmayınca forvette hava hakimiyeti sıfır oluyor. Topu saklayan hiç mi hiç yok. Daha ne yapsın ki orta saha ? Forvete pası veriyor. Top anında geri dönüyor. Sonrüa da koş babam koş... Bu koşuşma sırasında, rakip Göztepe araya bir top sıkıştırırsa, dengesiz Altay defansı hemen her pozisyonda allahına dua ediyor... Özetle dün Göztepe daha iyi oynadı. Ama maçın kırılma noktasında Göztepe'nin üç kader oyuncusu Serkan, Faruk ve Göktuğ yorgunluktan oyundan alındı. Bence üçünün ortak suçu. Öyleyse beyler, mesela biraz erken yatın. Kendinize çok bakın. Ama aynada değil... Çünkü binlerce Göztepeli sizi gözlüyor.