Oğuz Reşat Sipahi
2014-15 sezonunun sonunda Altay ve Bucaspor küme düşerken, Göztepe bir üst lige çıktı, Ksk ve Altınordu ise yerinde saydı.... Bu yazının konusu düşen iki takım Buca ve Altay.
Altay cephesinden gelen yorumlarla başlayalım. (http://www.egemeclisi.com/haber/19564/izmirin-asirlik-cinari-ilk-kez-3-lige-dustu.html
http://www.aljazeera.com.tr/al-jazeera-ozel/buyuk-altay-bu-hale-nasil-geldi
http://www.zaman.com.tr/cumaertesi_aldirma-altay-aldirma_2290740.html) Yorumlamak gerekirse bizde de son düşüşümüzde düşeceğimize inananlar azdi. Biz amatore kadar patır patır düşerken de belediyeler izlemişti... Biz de de eski baskanlar kavga edip çekilmiş, yerlerine amatöre düşürenler gelmişti. Bize şirketleşme açıısndan öykünmeleri ise tarihsel açıdan ironik...
Göztepemizin 1997'de pes ettigi ve sirketlestigi donem bizim tarafin ya da Göztepe burjuvazinin sermayesinin takimi ligde tutmaya yetememesinin son belirtisiydi.
Ksk bugun Selcuk Yasar ve belediye olmasa bizim o zamanki halimizden muhtemelen beter olur. Erdal Acar'ın kısa ve uzun vadeli sonuçlarını göreceğiz bu arada...
Altay'ın düşüşü de onlarin İzmir burjuvazisi acisindan bir nevi kume dusme olarak yorumlanabilir.
Aslinda uclu olugarsi de roportajlardan birinde belirtildigi gibi rekabet kosullarina ters dövlet yardımları ve sürdürülebilir borçlanma ile yaşamlarına devam ediyor. Kanunların uygulandığı bir ülke olsaydık şikeyi geçiyorum, onların da en azından borçları nedeniyle düşmeleri gerekirdi (Bakınız La Liga'dan sgk borçları nedeniyle düşürülen Elche)...
Altay benim dış gözlemime göre tarih boyunca en çok Göztepemize karşı motive olabildi ve bizi de yok etmek icin ellerinden geleni yapti... Bizim camia kadar topluma yayılmış, futbol ve başarı şehveti olan (Amatöre düşüş sonrası ilk maçta kapalı tribünlere karşı apartmanlarn hali...) ve uclu oligarsiye kafa tutma arzusunun (Fb deplasmanına uçak kaldıracak kadar...) uzaginda olduklari icin de topluma Göztepe kadar yayılabilmiş değiller ve Alsancak Stadı'nın ellerinden alınmasıyla mevcut durumdalar. Bu bir yere kadar Ksk için de geçerli o yüzden Bjkli sermayeye Çarşı girişinde mesale sov yaptilar başari şehveti ugruna... Futbola yaptığı yatırımı bizim hentboldekine benzer şekilde salonu çok iyi kullandıkları basketbola kaydırsa çok daha uluslararası bir basketbol yapısı haline gelebilecek Ksk, Göztepe'ye motive olduğu kadar üçlü oligarşiye de motive olsa çok farklı olabilir yaşamları...
Göztepemizin başarı şehveti de borçlanma, amatore düşme sureci ve aynı zamanda pekçok ceza ile karakterize olmakla birlikte bugün hala maçlara kalabalıklar geliyorsa, hala sermayedar başkanlara bağlı olunsa da sermayedar başkanlar çekilebiliyorsa o tarihsel başarı şehveti hissinin sayesinde...
Altay'in düşüşünün hissettirdiklerine gelince... Bir önceki düşüşlerinde pek de üzülmemiştim ama sanırım süreç içinde giderek düşmeyi kimse için istemez hale gelmişim... Bu Bucaspor içün de geçerli... Ama üçlü oligarşi düşerse üzülür müyüm hayir, o kadar da değilmiş:-) Bucaspor gibi eski başkanları dahil taraftar kitlesinin önemli bir kısmı Göztepe sempatizanı bir kulüple düşman hale gelmemizi mantıklı bulmuyorum. Stad meselesinde verdikleri anlamsız tepkiler nedeniyle Göztepe-Buca arası gereksiz yere gerildi. Bucaspor düştü Göztepe'de 10-15 puan farkla çıkacağı ligden 5 puan farkla çıktı... Buna batılılar "lose lose" ya da "kaybet kaybet" diyorlar... Oyun sürecinde her iki tarafın da zararlı çıktığı seçenek... O seçenek ki İzmir futbolununun mevcut halinin de en önemli sebebi...
İki İzmir takımının Türkiye Kupası finalini birlikte oynadıkları günlerden bugünlere İzmir futbolu, Göztepemiz, Buca, Altay, Ksk vs için de memleketteki hemen herşey için de büyük oranda geçerli Marks'in dedikleri; tarihteki herşey baska turlu olmasi mumkun olmadigi icin oyle oluyor... Yönetimlerin kaybetmeye yönelik seçenekler yerine birlikte kazanmaya yönelik seçenekleri değerlendirdiği günleri görebilmek dileğiyle....
Geçmiş olsun Buca ve Altay...