Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
















Not : Resimler Altınbaş Holding A.Ş. tarafından Futbol ana temalı olarak hazırlanan 2009 yılı almanağından alınmıştır. Resimlerle ilgili görüş bildirmek isteyen yöneticilerimiz Altınbaş Holding Kurumsal İletişim ve İş Geliştirme Grup Başkanlığı ile görüşebilir.

Özkan Cengiz
www.ozkancengiz.net
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.




Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

Biz İzmirliyiz, bizi biz yapan, diğerlerinden ayıran, zaman zaman kaybetmemize sebep olan, genel de mutlu ve güler yüzlü olmamızı sağlayan en büyük özeliğimiz SAMİMİYET.

Biz sevmeyiz ciddi toplantıları, ağır ağdalı konuşmaları, arkamızdan iş çevirseler de yüzümüze güldüler mi indiririz yelkenleri suya. Tanıştık mı illa ki bir öpelim isteriz, göz göze geldik bir gülümsemek isteriz, yolda karşılaştık mı bir selamlaşmak isteriz. Pundunu yakaladık mı havadan sudan geyik yapmak isteriz. Mesafeler bozar bizi. Bize mesafe koyanlara, yaklaşırız 1, 2, 3, baktık ki sen alttan aldıkça onlar kaldırıyor neticelerini. Hop deriz buraya kadar, buraya kadarmış emek buraya kadarmış yaklaşım hadi bakalım bundan sonra yaklaşabilirse o yaklaşsın.

Samimiyetsizlik kendi başına zararsız gözükür, ama en büyük zararı zamanla sevgisizliğe dönüşmesidir. Sevgisizliğe dönüştü mü artık en tehlikelisidir hayatın. Duygu insanı İzmirli, Göztepeli bir sevmemeye görsün zor olur hayat her açıdan.

2007 – 2010 3 yıl oldu ilişkimizde ama reklamda da dediği gibi yok henüz anlatan aşkını. “Taraftarımız bizim her şeyimiz” klasik cümlelerini, altın, mücevher dergileri, ve ulusal gazetelerin ekonomi sayfalarındaki röportajları, akıcılığıyla ve içeriğiyle eski Türkçe olarak yazıldığı hissi yaratan organizasyon konuşmalarını, neredeyse birbirinin kopyası olmaya başlayan Sinan Genç telefon bağlantılarını koyarsak bir kenara geriye kalan tek bir an kalır dişe dokunur elle tutulur.

Taraftar Kart organizasyonu sonrası 8 dakika doğaçlama basın toplantısı, 12 dakika tribün grupları ile ayakta sohbet, 7 dakika diğer taraftar oluşumları ile muhabbet toplam 27 dakika direk temas, üç yılda 27 dakika. Gerisi mesafe gerisi mesafe.

Mesafelere karşı ne yapıyoruz yaklaşıyoruz 1,2,3, Taraftar toplantısı davetleri, röportaj önerileri, makamında ziyaret teklifi, panele davet, yemeğe davet, kutlamaya davet, elektronik posta, faks, aracılar kanalıyla ulaşım, kulüp idari kadroları ile ulaşım, ne kadar taraftar organizasyonu varsa hepsi her kanaldan uğraşıyor gece gündüz tek bir hece tek bir dakika paylaşabilmek, konuşabilmek yakınlaşabilmek için.

Sonuç! Yapılacağına dair söz verilip sorular alınmasına rağmen 1 senedir bekleyen röportaj soruları, her gün aranmasına rağmen her gün bir sonraki güne sallanan panel davetleri, evrakları maddi koşulları hazırlanmış ve teslim edilmiş olmasına rağmen 2 senedir bekleyen kulüp üyelikleri, hiçbir zaman cevaplanmayan randevu talepleri, hiç bir zaman teşrif edilmeyen kutlama, yemek, toplantı organizasyonları en küçüğünden en büyüğüne taraftarın talep ve isteklerine yönetim kurulumuz uygun görmemiştir cevabı, en küçük hareketine takdir tebrik beklerken taraftarın başarılmazı başardığında görmezden gelme bir tebriği çok görme durumu, iletişimsizlik, mesafe, iletişimsizlik, mesafe, iletişimsizlik, mesafe, iletişimsizlik, mesafe,

Tüm bunların ortaya çıkardığı ruh hali ise en küçük ayrıntıya takılan bir taraftar kitlesi.

Futbolu bilmemek, Göztepe’yi bilmemek tanımamak ayıp değil 3 senede öğrenememek ayıp, formül basit iki seçeneğiniz var. Birinci seçenek oynadığı ligin üstünde bir hoca ile önüne gelene beş atan bir yapı kuracaksınız bu sportif başarı havası altında çıktınızı balta kesmez bir şekilde devam edeceksiniz. Yok! ben kendi efsane hocamı kendi efsane takımımı deneye yanıla deneye yanıla bulacağım. Her sene bonservisi elinde olan oyuncular ile mucize koşturacağım diyorsanız da taraftarla sıcak taraftar ile samimi taraftar ile beraber duracaksınız.

Samimiyetsizlik kendi başına zararsız gözükür, ama en büyük zararı zamanla sevgisizliğe dönüşmesidir. Sevgisizliğe dönüştü mü artık en tehlikelisidir hayatın. Duygu insanı İzmirli, Göztepeli bir sevmemeye görsün zor olur hayat her açıdan.

Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net



Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

Son yılların gerek içerik gerek sonuç olarak en enteresan tepkisi verildi. Gelişmeler de gösterdi ki haklılığı konusunda yönetim de dahil kimsenin tereddüdü yok.

Ne demiştik; Futbol yönetimimiz başarılı değil, tecrübesizlikten hata yapıyor.  Ne dedi basın toplantısında Sn. İmam Altınbaş; futbol yeni girdiğimiz ve yeni öğrendiğimiz bir alan bu nedenle hatalar yapıyoruz. Ancak bu hataların farkındayız düzeltmeye çalışıyoruz.

Ne demiştik; Futbolun başına futbol piyasasında deneyimli bir ismi ve ağırlığı olan biri gelmelidir. Ne oldu; Futbol piyasasının belki de en saygın en tartışmasız isimlerinden biri Sn. Ali Gültiken göreve geldi.

Ne demiştik; Mevcut organizasyon şemasında sportif direktör olarak göreve gelecek kişinin başarılı olması çok zor o yüzden teknik direktör getirilmeli. Ne oldu; Belki teknik direktör gelmedi ama organizasyon şeması yenilendi sportif direktörlük makamı içinde bulunduğu dar alandan kurtarıldı geniş ve kesin yetkilerle donatıldı.

Ne demiştik; Mehmet Akif isimli arkadaşımız taraftara küfretmiştir. Kendisi sahaya çıkarsa ağır tepki verilecektir. Ne Oldu; Kendisi bir şekilde ilk 16’ya dahi alınmadı.

Ne demiştik; Hocanın göreve geldiği ilk günden itibaren tribüne karşı anlamsız beyanatları var, çağdaş taraftarla başladı suçlu taraftarla devam etti üstüne de çok konuşuyor. Ne oldu; Hoca daha az konuşmaya başladı, söylemlerde biz bir bütünüz, taraftarımızın desteği ile bank asyaya çıkabiliriz demeye başladı.

Ne demiştik; Hep gün kurtarılıyor hiç kalıcı yatırım tesis vb yapılmıyor. Ne oldu; En yetkili ağızdan en somut beyanatla net tarih verildi. 1,5 sene içinde tesis, süper lige çıkıldığında stat yapılacak.

Ne demiştik; gol puan önemli değil ama bu takım mücadele etmiyor, gücünü ortaya koymuyor. Ne oldu; Takım maçın artık bitmek üzere olduğu son beş dakika sanki sahaya yeni çıkmış gibi dinamik, hırslı ve istekliydi.

Uzun lafın kısası yazılarımızda bildirilerimizde ne dediysek ne söylediysek hepsi bir sonuca ulaştı hem de 3 gün içinde bu durum medyamızın at gözlüklü gözlemcilerinin gözünün önünde bir sözde büyükte olsa altı ay sekiz sütuna manşet olur.

Bu bırakın Göztepe tarihini belki de Futbol tarihin en kısa sürede sonuç veren tepki eyleminden sonra artık geçmişi konuşmak anlamsız, yok sol taraf abarttı, yok sağ taraf tepkiyi bozdu, yok ortadakiler oturarak alkışladı, yandakiler amuda kalkarak tepki verdi. Onlar koşarak çıktı bunlar yürüyerek çıktı. O dedi bu dedi şu dedi niye dedi. Bırakalım bunları önümüze bakalım.

Bir hedef var o da Bank Asya (hoş biz çıktığımızda ismi değişecek büyük ihtimal ama) İskenderun’dan alınacak 3 puanın ardından belki de dönüm noktası bir iç saha maçı olan Telekom maçına çıkacağız sonrada seyircisiz Şanlıurfa deplasmanı 3 maç 9 puan her şeyi değiştirir. Bu dokuz puan için elimizden geleni ardımıza koymamalıyız.

İskenderun maçına bir otobüs kardeşimizi göndermeliyiz ilgili destek çağrısı ve hesap numarası tüm site ve forumlarda var. Şanlıurfa maçı seyircisiz olacağı için oraya harcanacak kaynaklarda bu maça aktarılabilir.

Sonra Telekom maçında artık bu Alsancağın hakkını vermeliyiz. İnşallah iskenderunda alınacak 3 puan sonrası uygun gün uygun saat uygun ücret demeden sezonun bir maçında dahi olsa yerimizi alıp görevimizi yapmalıyız.

Bu saatten sonra geriye bakar, hala verdiğimiz tepkiye takılır, ondan kurtulamazsak, ota bitkiye tepki vermeye kendi kendimizle kavga etmeye devam eder isek bir sonraki haklı tepkimizde artık tepkilerimiz anlam kazanmaz artık tepkilerimiz sıradan olur artık tepkilerimiz gündelikleşir.

Unutmayın Her şey Tek Büyük Göztepe için, şimdi de Tek Büyük Göztepe bizden hedefe hep beraber yürümemizi bekliyor.

Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

 



Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

Duyduklarıma gördüklerime inanamadım. Neymiş efendim taraftar resti çekmiş, sen bulamazsan biz buluruz demiş, Altınbaş Holding’e sen yapamazsan biz tesis yaparız demiş, aralarında toplanmışlar arsayı çakmışlar.
Yani bu kadar mı olur. Böylesine güzel bir olay bile bu kadar mı kötüye çekilir. Bu olay bile taraftar ile yönetiminin arasını açmak için mi kullanılır. Tek kelime ile Yuh.

Bu gelişmelerden sonra eskisine yenisine yaşlısına gencine, basınından yöneticisine bu dünya futbol tarihine altın harflerle yazılan arsanın hikayesini anlatmak farz oldu…

Senelerden 2005 aylardan temmuz, Altınbaşın Göztepe’de olmasını bırak Alpet Türkiye’de yok. İsmi lazım değil bir kulüp başkanı, elleriyle Gürsel Aksel’i bataklığa çevirdiği yetmezmiş gibi siyah beyaz kravatını takmış antrenman sahası dileniyor. Gazetelerde boy boy fotoğraf, Göztepelist yıkılıyor. Yüzlerce mesaj tepki, küfür eleştiri bini bir para ve bu hengamanin içinde bir tane e-posta sevgili Hakan Acarın e-postası,

“ÇÖZÜM BULAMIYORSANIZ SORUNUN BİR SEBEBİ DE SİZSİNİZ HAYDİ GELİN KENDİ TESİSİMİZİ KENDİMİZ YAPALIM 100 KİŞİ OLALIM AYDA 20 TL TOPLAYALIM GEÇ OLSUN GÜÇ OLSUN AMA ENİNDE SONUNDA 80 SENEDİR YAPILMAYANI YAPIP TAPULU BİR TESİS YAPALIM”

Ve ardından Göztepelist’in fikri sahiplenip “Her ay 20 TL” adı ile kampanyaya dönüştürmesi, günlerden 19 Aylardan Ağustos Yıllardan 2005 proje hedefinin tespit edilip kamuoyuna açıklanması.

“Bu organizasyonun temel amacının “Göztepe’ye kalıcı ve sürekli gelir kaynakları ve tesisler kazandırmak bunun yanında günbegün yıpranan Göztepe ismine saygınlık kazandırarak Yeni nesil Göztepeliler ve Göztepe Kültürü Oluşturmak” olarak belirlenmiştir.”

Sürecin devamında organizasyonun büyüklüğünün gerektirmesi ile 2006 yılının Ağustos ayında Göztepe’ye Hizmet Derneği’nin kurulması ve o günden bu güne yoktan hiç yoktan santim santim yaratılan bir kitle hareketi, bıkmadan yılmadan vazgeçmeden sonuca giden bir Tesis projesi.

Bugün geldiğimiz nokta da tapulu istendiğinde değerlendirilebilecek 15 dönümlük. 20 TL 20 TL toplanan bir para ile alınan ancak 200.000 TL 200.000 TL toplanarak alınacak bir arsadan kat be kat değerli bir arsa.

Bu arsa ne Altınbaş Holdingi, ne İmam Altınbaş’ı ne Kulüp Yöneticilerini ne de bir başkasını köşeye sıkıştırmak taciz etmek, rencide etmek için alınmış bir arsa değil bu arsa basına reklam yapmak, isim yapmak, köşe kapmak için alınmış bir arsa değil, bu arsayı bu şekilde tanımlamak bu şekilde lanse etmek her şeyden önce 5 yıl boyunca her ay okul harçlığından, asgari ücretinden, eşinden çocuğundan ayırıp getirip bankaya yatıran yüzlerce taraftarın emeğine hayallerine, hayallerini gerçekleştirmek için gösterdiği kararlılığa büyük saygısızlıktır.


Hiçbir umudun olmadığı, geleceğin karanlık olduğu, günlerde bu arsanın alınmasına karar verilmiş hiçbir gelişme karşısında vazgeçmeden yılmadan inatla bu gerçekleştirilmiştir. Bugün Kulübümüz eğer arzu ederse, yapacağına inancımız tam olan çok iyi tesislerimizin inşası bitene kadar kullanmak üzere bu bizim için bir nevi kutsal olan arsamızı üst kullanım hakkını alarak çim sahalı konaklama tesisli bir kamp tesisine dönüştürebilir.

Yok kullanmak istemez ise küsmeden kırılmadan inada bindirmeden biz yeni yol haritamızı çizer, yeniden yola çıkar ama kaç sene sürer ise sürsün vazgeçmeden yılmadan çalışır üzerine ihtiyaca göre kamp tesisi, altyapı merkezi, akademi,  vb ne yapılması gerekiyorsa o tesisi de yaparız.

Herkes şunu açıkça bilmeli ve öğrenmelidir. Göztepe taraftarı kulübüne zarar verecek hiçbir eylem, davranış ve faaliyet içersinde olmaz aksine olanlara hak ettiği cezayı verir.

Kulübünün iyiliğini ve başarısını isteyenin yanında ve arkasındadır.

HER ŞEY TEK BÜYÜK GÖZTEPE İÇİN

Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

 



Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

Biliyorum sezon bitmedi, biliyorum hala yarım sezon var, biliyorum 3-5 maçlık bir seri yakaladık mı biz bu ligden çıkarız, biliyorum benim bu yazım fasulyeden nem kapıp demorilize olabilen Hocamız ve Futbolcularımızı stres altına sokabilir.

Ama zaten ben bu yazıyı yazmayı ertelesem de tribünde çiğdem çitleyen taraftardan, arkasına yaslananın gıcırdayan koltuğundan, rüzgâr da sallanan afişin tellere değmesinden etkileniyorlar o nedenle bir şey değişmeyecek yazıyorum.

Şimdi herkesin kabul ettiği bir sorunumuz var spor hadi sporu karıştırmayalım futbolun başında bir başı boşluk var, Sn. Serdar Samur idari ve mali kadroları kalite belgesi alacak kadar düzene soktuysa da futbol konusunda etkin olamıyor, çünkü futbol özellikle de Türkiye gibi profesyonel kelimesinin para almak olarak algılandığı ülkelerde farklı bir kimyada yönetiliyor. Etkenleri edilgenleri fazla ve karışık bir yapıya sahip.

Biz bu sorunu nasıl çözmeye çalışıyoruz. Oluşturduğumuz sportif direktörlük koltuğu ile, pekiyi bu koltuğun benzerleri var mı ülkemizde yok! Geçmişten günümüze bu unvanı alan çok insan oldu ama gerçekten bu koltuğun hakkını veren var mı tartışılır. Kişisel fikrim en başarılı sayılabilecek örnek Sinan Engin’in, Bjkspor’da yaptığı görevdir. O da çok uzun vadeli olmadı. İşte Türkiye’de örneği olmayan bu koltuğu bir türlü dolduramıyoruz.

Bence de doldurmamız imkânsız çünkü hem hocanın üstünde olacak hem başkan vekilinin altında olacak, hem hocaya karışmayacak, hem başkan vekilinin disiplinine uyacak ve bu dar oynama alanında Türkiye’nin en karışık camiası futbol camiası içinde oyuncuyu, basını, dış etkenleri düzenleyecek yoluna koyacak böyle bir adam yok. En azından ben tanımıyorum.

Uzun lafın kısası biz sportif direktör aradığımız sürece çözüm üretemeyeceğiz çözüm üretemedikçe kaosa gireceğiz döngü bu şekilde sürüp gidecek.

Amerika’yı yeniden keşfetmenin anlamı yok burası İngiltere değil oynadığımız lig premier lig değil burada oynayan oyuncular profesyonel kelimesini para almak olarak algılıyor. Profesyonel kelimesinin aldığı paranın hakkını vermek, kişisel kariyer planını yapmak, kendini bir marka olarak düşünmek, marka değerini düşürecek kötü performans, kötü olay ve başarısızlıklardan uzaklaşmak için elinden geleni yapmak olarak algılandığı ülkelerden çok uzağız. Tüm enstrümanları farklı olan bir yapıya tutup oradaki yönetim modelini hem de her şeyin başlangıç aşamasında getirmek intihardan başka bir şey değildir.

Türkiye’deki başarı modellerini etüt ettiğiniz de iki sonuç ile karşılaşıyorsunuz ya çok etkin futbolun içinden gelmiş dengeleri iyi yönetebilen bir başkan ya da aynı özelliklere sahip bir hoca, bu ikisinden birine sahip olan Türk takımları gerek Türkiye ekseninde gerekse de uluslar arası eksende önemli başarılar sağlamış.

İlk olarak Başkanımıza bakar isek Sn. İmam Altınbaş her ne kadar futbolu bilen, seven, oynayan biri olsa da futbol camiasından uzak oradaki dengelere uzak, hepsini bir yana bırakın yönetmesi gereken çok büyük bir yapı var bu yapının içinde Göztepe’ye ve futbol yönetimine vakit ayırması zor. Keşke Altınbaş Holding’in başında ailenin başka bir bireyi olsaydı da İmam Altınbaş sadece Göztepe ve Futbol ile ilgilenen aile bireyi olarak tam mesaisini bu işe ayırsaydı. O zaman belki birkaç tecrübe yılından sonra ideal bir kulüp başkanı olabilirdi. Ama bildiğim kadarıyla bu da şu anda imkansız. O zaman başarı modelimizdeki etkin başkan seçeneği bizim için yok.


Diğer seçenek neydi etkin Hoca, biz bu konuda neler yaptık. Sn.Kenan Oktay, Sn.Hıdır Akbaş, Sn. Mustafa Fedai, Sn. Akif Başaran, Sn. Erol Azgın ve Sn. Nurettin Yılmaz. Aralarındaki en kariyerli hoca Akif Başaran o da şimdi Sarıyer’in hocası yani bizim bir alt grubumuzda kariyerini devam ettiriyor.

Sn. İmam Altınbaş kurduğu her cümlede diyor ki Türkiye’ye örnek olacak bir yapı kuruyoruz. Her sene bir üst lige elele süper lige çıkacağız, Avrupa'da Real Madrid ile oynayacağız. Bu cümlelerden sonra bu söylediklerini yapacak takımın başına getirdiği kişiler işte yukarıda.

Hocalarım bana kızmasınlar ama bu şuna benziyor. Siz Alpet’i kuruyorsunuz ben Türkiye’de 5. Büyük akaryakıt dağıtım şirketi olacağım hedefi koyuyorsunuz. Sonra da Holding’e giderken sağda duran üç pompalı benzin istasyonundaki istasyon müdürünü Alpet’e Genel Müdür yapıyorsunuz ve Türkiye’de beşinci büyük olmayı bekliyorsunuz.

Bu mudur yani, 1950’de bir kuyumcu dükkânı olan bir grubu bu gün 2,5 milyar doları aşan ciroya ulaştıran, 2007 yılında Türkiye’nin en hızlı büyüyen ikinci holdingi yapan, Enerji’de, Finans’ta, Mücevherat’ta, Lojistik’te, Gayrimenkul’de faaliyet gösteren ulusal ve uluslar arası başarılara imza atan İmam Altınbaş Vizyonu.

Sn. İmam Altınbaş eğer söylediklerinin arkasındaysa buna göre hareket etmeli buna göre davranmalı buna göre yol haritası belirlemelidir. Bugün bir toplantı yapıp bu seneyi gelecek seneyi şekillendirmelidir. Bu seneyi sportif açıdan boş geçeceksek bu senenin diğer alanlarda (Tesis, Altyapı, Stadyum, Gelecek senenin takımı, hocası) dolu olmasını sağlamalıdır.

En kısa yoldan bu işin başına bu işi sürükleyebilecek, futbolcunun çekineceği, yönetimin gönül rahatlığı ile arkasını dönüp gideceği, Türkiye’de tek büyük yaratma hedefini taşıyabilecek ve hedefe gidebilecek vizyon ve kararlılığa sahip bir hoca ile anlaşmalıdır.

İsim mi istiyorsunuz işte isim derhal gidip “Hocam siz bu ülke de birçok ilki başardınız ulusal ve uluslar arası büyük başarılar kazandınız buyurun gelin bu ülke de bir ilk gerçekleştirin bir dünya kulübü bir tek büyük yaratın” deyip Sn. Fatih Terim’e imzayı attırmalıdır.

İmam Altınbaş’a, Altınbaş Holdinge yakışan, yarışmacı hakları satın alarak, tabutta röveşata yaparak son dakika son saniye golleri ile lig çıkıp sonra da tüm sıkıntıları hiç yaşamamış gibi 2,5 senede üç lig çıktık demek değildir.

İMAM ALTINBAŞ'A, ALTINBAŞ HOLDİNG'E YAKIŞAN BÜYÜK DÜŞÜNDÜĞÜ KADAR BÜYÜK OYNAMAKTIR.

Özkan Cengiz
Bu e-Posta adresi istenmeyen posta engelleyicileri tarafından korunuyor. Görüntülemek için JavaScript etkinleştirilmelidir.
www.ozkancengiz.net

 

KÖŞE YAZILARI

  • İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var? İnstagrama kayıtlı 52 milyonluk örneklem üzerinden bakarak Türkiye’de hangi takımın kaç taraftarı var?
    Written by Oguz Resat Sipahi 10 May 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Hangi takımın daha çok taraftarı var? Bu soru çok iç gıdıklayan bir soru biliyorum. Pazar Pazar maçlar da yok. Nereden aklıma geldi diye sorarsanız Dövletimiz sağolsun. İnstagramda Kumluca-Olimpos alanının yüce Dövletmiz tarafından 1. derece sit alanı konumund...
  • Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... Ülkemizde 1098, dünyada 108319 kişiyi covid19 kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik...
    Written by Oguz Resat Sipahi 12 Nisan 2020
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk *Ülkemizde 1098, dünyada 108.319 kişiyi covid19'un kanlı ve mukuslu kırbacı ile kaybettik... *Ne mutlu bizlere değil ki ülkemiz, covid19 açısından müreffeh ülkeler düzeyini yakalama ve aşma yolunda koşar adımlar ile ilerliyor... Yine de arada iyi şeyler de var...
  • Gözyaşları... Gözyaşları...
    Written by Oguz Resat Sipahi 21 Nisan 2019
    Oğuz Reşat Sipahi http://www.sipahi.tk Uzun zamandır yazasım gelmiyordu ligin ilk devresinde yazacak birşey yoktu pek, ya da dünyevi dertlerden yazasım gelmedi... Ligin ikinci devresinde de yazasım gelmedi bu sefer çoğunlukla dünyevi ailevi dertlerden... Dünkü gözyaşlarına kadar... Taraftarımızın,...
  • Göztepe TEK Büyüktür. Göztepe TEK Büyüktür.
    Written by Özkan Cengiz 28 Nisan 2018
    Özkan Cengiz ozkan@ozkancengiz.net Göztepe TEK Büyüktür. Yıllar önceydi amatördeydik, takıma tribünlerin yoğun tepkisi vardı, hoca ve oyuncular fazlaca tepki alıyorlardı. O günlerin yöneticileri ile bir araya geldik. Şaşkındılar, bize nasıl profesyonel çalıştıklarını anlatıyorlardı. Video analizler...
Diğer yazılar:

Diğer başlıklar

Twitter